ÇEVRE HIGHLIGHTS - 22.SAYI

40 OCAK 2023 20. Kitap Şenliği “Çevre”m Kitap “Ağabeyim Orhan Veli” Kitabının Yazarı Seray Şahinler ile Röportaj Öncelikle röportajımızı kabul ettiğiniz ve bizlere Orhan Veli’yi çok daha yakından tanıma fırsatı yarattığınız için çok teşekkür ederiz. Sizi biraz tanıyarak başlamak isteriz. Yazma yolculuğunuz ne zaman, nasıl başladı? Yazma yolculuğum aslında gazetecilikle başladı. Ben 2009 yılında haber merkezi muhabiri olarak gazeteciliğe başladım. Ondan önce de ufak tefek girişimlerim vardı. Sizinle yolumuzu kesiştiren Ağabeyim Orhan Veli kitabının yazım süreci 2012 yılında başladı, kız kardeşi Füruzan Hanım ile yaptığımız bir röportaj çerçevesinde şekillendi. Kitabın yazımı böyle başladı, yazma hikâyesinde kitabın yeri burada duruyor. “Ağabeyim Orhan Veli” kitabında Orhan Veli’nin okul yılları, tiyatro sevdası, ilk şiirlerini yazma süreci, Tercüme Bürosu zamanları gibi merak edilen soruların cevaplarını buluyoruz. Peki, Orhan Veli’nin hayat hikâyesinde sizi en çok etkileyen neydi? Aslında bu çok soruluyor ama ben hepsinden çok etkileniyorum. Yani bu saydığınız bütün başlıklar kendi içinde çok etkileyici. Çünkü size aynı zamanda Cumhuriyet sonrasındaki sosyal ve kültürel hayata dair de çok şey söylüyor bütün bu başlıklar. Orhan Veli’nin kültürel hayattaki yeri beni çok etkiledi ama onun dışında bir evlat olarak çok etkilendim. Ailesiyle yaşadıklarından, annesiyle olan münasebetinden, kız kardeşi Füruzan Hanım’a sunduğu o gelecek yolculuğundan... Orhan Veli’nin kardeşiyle yaptığınız görüşmeler, bu görüşmeler öncesinde yaptığınız araştırmalar ve bu kapsamlı çalışmanın kitap haline gelmesi ne kadar sürdü? Nasıl bir yol izlediniz? İlk röportaj 2012 yılında yapılmıştı ama bir kitap fikri yoktu, sonrasında benim ziyaretlerimde, muhabbetler açıldıkça, Füruzan Hanım çekmecelerindekileri çıkarınca, Orhan Veli’nin bir kurşun kalemini gösterdikçe, aile fotoğraflarını gösterdikçe o malzemeler gazeteci olarak da dikkatimi çekti. Ama bu anılar başlı başına bir kitap yapmıyordu; çünkü Füruzan Hanım 26 yaşındayken Orhan Veli ölüyor ve son yılları ailesinden uzak geçiriyor. Orhan Veli’yi bir tek anılarıyla anlatamazdım; dönemiyle, şiirleriyle, aşklarıyla da anlatmam gerekiyordu. Bunlar da çok uzun bir araştırma süreci gerektiriyordu. Toplamda 10 yıllık bir çalışmanın ürünü diyebilirim. Pandemi sürecinin hayatın her alanını derinden etkilediği bir gerçek. Kültür – sanat hayatımızı pandemi öncesi ve sonrası olarak karşılaştırdığınızda ne gibi farklar var? Gözlemlerinizi bizimle paylaşır mısınız? Bunun birkaç ayağı var ve hepsi kendi içinde değerlendirilmeli. Mesela yayımcılıkta kitap baskı adetleri düştü ilk süreçte. Fakat o dönemde evine kapanan yazarlar daha fazla yazdı ve çevirmenler daha fazla çevirdi. Dolayısıyla niceliğe baktığımızda edebi üretimde bir artış yaşandı. Ama bugünden itibaren pandemi bitti, eskiye döndük, fuarlar tekrar başladı. Ben o aradaki 2 yılın üretime ve sanatçıların motivasyonuna çok büyük bir katkı sağladığını düşünüyorum ve de gözlemliyorum. Orhan Veli’ye şiir yazma hastalığını nüksettiren, evkaftaki memuriyetinden istifa ettiren hava sizce nasıl bir havadır? Siz bu duyguları Orhan Veli’ye hissettiren havayı nasıl tanımlarsınız? Benim şiirlerinden okuduğum ve Füruzan Hanım’ın anlattıklarıyla tanıdığım Orhan Veli, her zaman kafasına göre, anı yaşayan ve yaptıklarından pişmanlık duymayan, etrafında bunu salık veren birisi. Dolayısıyla o hava biraz karamsar bir atmosfer verse de Orhan Veli’nin özgün ruhunu anlatan bir hava bence. Sizin bundan sonraki kitap planlarınızı merak ediyoruz. Orhan Veli gibi hayatını araştırdığınız ya da yazmayı planladığınız başka şair/yazar var mı? Bu biraz gazetecilikten doğan bir iş oldu. İnsanların hayat hikâyesini anlatmak çok zor ve riskli. Romanda istediğiniz değişiklikleri yapabilirsiniz ama bu kitapta adı geçen isimler Türkiye’nin sanat tarihinde gerçek olan, belli akımların temsilcileri ve belli alanlarda öncülük yapmış isimler olduğundan onları anlatmak çok riskliydi. Ben de bunların hassasiyetini hep yaşadım. Bundan sonrası için de benden sürekli bir hayat hikâyesi bekleniyor, şu an böyle bir niyetim olmasa da Bedri Rahmi’nin hayatına bir yolculuk yapmak isterim. Röportajı Yapan Öğrenciler: Ekin Genç, Begüm REN